Çarşamba, Kasım 12, 2008

sevgili günlük,

bu blogu daha cok gezilerimizi yayınlama araçlı kullanacagız. Ohoo, ben hemen birinci çoğul şahıs kullanarak hava girdim bile. Gerçi bırak yazmayı, blog okuma kültürüm bile yoktur emme yeni hayat tarzımda (işte 10 saat otur, sonra eve git 6 saat daha bilg başında otur) bu işi hakkıyla kotaracagıma inanıyorum.
Ne diyelim o zaman ..
vira bismillah

Pazartesi, Şubat 13, 2006

kayıtın ilk günü

nasıl başlasam sözlerime bilemiyorum
bugun insanlık icin kucuk benim icin buyuk bir adım olmuş olabilir
evcimen ahmetin programını onaylamış
mathla ec205 bodoslama cakışıodu
kabul etmiş programı
düşünsene !! suüper bişey ya

neyse bakalım umarım bu günlüğü editlemek zorunda kalmam

hayat güzel

ehehe bu programa göre de sadece 2.5 gun okulum var
artık kalan 4.5 günde ne kadar sacmalarım bilmem
(bence kelimenin gercek anlamıyla sacmalarım)

neyse işte
yarın bi şeyler daha yazarım
sonra ve sonra
svs...

Cuma, Şubat 03, 2006

martin@yaz

himmm
blog yolunda ilham aldigim cem bu sefer de beni uyardi ki ben de blogumun bombos oldugunu hatırlayacak duzenlilik nerdee
öyle olsa bu donem 2.3ten daha guzel bi spa yapardim dimi
neyse yazokulu yolları gozuktu bize

olsun iyidir yazokulu
program da hazır
yazokulu, akabinde interkeyrail yapicam
stajdir kariyerdir yalan oluyor
muhtemelen bu soylediklerim de yalan olacak butun arkadaşlarım ayarladıkları stajlardan bahsederken yanımda ben eski fenerbahceli simdiki denizlisporlu futbolcunun ismini sayıklayarak internette staj yeri dolanacam , yahut p&r days veyahut antalyanın otelleri tastan musterileri rustan diyerek ver elin tekrar antalya yolları
e bizim sektor biraz ozveri istiyor
ailenden ayrı kalabiliosun
(kim takar aileyi , butun almanlar ruslar antalyadayken, fransız bile gelio)
antalya merkezde dolanıyorum ; ayaklarıma karasular inmiş, bi boş bank gordum bi de oraya yonelen iki yabancı
tabana kuvvet dedim, içimden Allahuekber nidalari
neyse kaptım yeri elemanlardan ben oturdum
adam demez mi yanımdan gecerken
vous etes tres fatigue ?
tek tepkim vıy oldu
utanmaz arlanmaz dedim kendi kendime
elin atmış yaşındaki adamının yerini çaldık ayıp ayıp

neyse bi dahaki sefer genç fransızlardan bahsederim
onların muhabbeti guzel oluyor
gerci pek ingilizce bilmiyorlar ama
olsun bakalım
kahramanımız martin yeni maceralarıyla bi sonraki bolumde bizi bekliyor...

Salı, Ocak 31, 2006

title demek yaratıcılık demek, ööle hemen olmaz

hımmm
hem cemde hem de ozgede blog gorunce özenti damarım tuttu bugün
madem boş vaktim var, helva yapayım dedim
yalnız ben şimdi buraya nasıl fotoğraf yukliycem anlamadım ama
neyse
hallederiz bakalım
;)